CHP ve MHP kendi programlarına göre ilkeler koymuşlardır, fakat bu ilkelerinin topluma yeterince faydalı olmadığını onlarda bilmektedirler. İktidar olma gibi bir dertleri olmadığından hep muhalefet olarak kalmaya devam edecekler. Bu iki partide ki aşırı kuralcı anlayış toplumun gelişmesi önünde engel teşkil etmektedir. Seçimlere giren bu iki parti, yenilikçilere açık olmuş olsaydı bugün ikisinden biri mutlaka iktidar olurdu. Parti genel başkanların istifa etme gibi bir derdi yok ve her zaman kendilerini başarılı görmektedirler.Tek dertleri koltuklarını sağlama almak ve gelişen genç fikirleri sindirmektir. Bu iki parti bu tutumlarıyla, kendini iyi yetiştirmiş gençlerin körelmesine sebep olmaktadırlar. Kuralcı, baskıcı ve dayatmacı bir anlayışı benimseyerek ayakta durmaya çalışmaktadırlar. 13 yıldır muhalefete kaldığınız halde topluma ne verdiniz ve toplum için ne gibi faydalı icraatlar gerçekleştirdiniz. Bana göre sizler halka faydadan çok zarar verdiniz. CHP ve MHPli gençler; eğer ki partinizin gelişmesini istiyorsanız, önce partinin ilkelerini tartışmaya açın ve bunun için mücadele edin. Kalıplaşmış kurallar gelişiminize engel olduğu gibi, hiçbir zaman sizi başarıya da götürmeyecektir. Yanlışları ve doğruları tartışmaya açın, mutlaka olumlu bir netice alırsınız.
CHP, MHP, HDPnin eline çok önemli bir fırsat geçmiş durumdadır. Üçlü bir koalisyon yapılabilir. Bu üç parti, Ak partinin hırsızlık yaptığını söylemekteler. Halk sizlere yetki verdiği bir koalisyon kurun ve bu hırsızları ortaya çıkarın, fail meçhul cinayetler, 4 bakanın yüce divana gönderilmesi, roboski katliamı, saraydaki israflar ve Soma da ölenlerin insanların durumu ve dayatmalar, düşünce özgürlüğünün önünde ki engeller ve en önemlisi Dış politikada yaşadığımız sorunlar. Bu şartlarda komşu devletlerle yaşanabilecek en küçük bir sorun, Türkiyeyi içinden çıkılamaz bir noktaya getirecektir. Türkiye ile Irak durumunu göz önünüze alın. Irakın fakirleşmesi kimlerin işine geldiğini hepimiz biliyoruz. Dış güçlerin esiri olduk, iç savaşlar devletlere kurulan tuzaklardır.Suriye politikası için aynı durum söz konusu. Komşu devletleri fakirleştirmek ve ellerinde bulunan petrolü ucuza alabilmektir. Suriye en az 20 yıl geriye gitti. Belki 5-6 yıl sonra sıra Türkiye veya İrana gelecektir. Bir iç savaş çıkaracaklar ve dış güçlerin istediklerini yapacaklar. Bu şekilde binlerce insanın ölümüne ve menfaatleri doğrultusunda insanların fakirleşmesine sebep olacaklardır. Bana göre sıranın Türkiye geldiği gezi olayları ve 6-7 ekim olayları başlangıcın belirtileridir.Türkiye çok iyi düşünmek zorundadır.Türkiye de jeopolitik konumu sebebiyle bir çok ırk ve dinden farklı etnik unsurlar vardır. Farklılıkların bu kadar yoğun olması sebebiyle Türkiye ‘nin yok olması kaçınılmaz olacaktır. Çözümün tek noktası, çok iyi düşünmek ve çözüm sürecini hızlı bir şekilde harekette geçirmektir. Bana göre Türkiye bu tarz bir noktya gelmemesi için çözüm sürecini devam ettirmesi zaruridir. Atatürk düşüncelerine sahip olması sebebiyle CHP ,milliyetçi düşüncelere sahip olması sebebiyle MHP, barış sürecine hakimiyeti ile HDP halkın oylarını almaktadırlar.Bu noktada Ak parti de seçim sonucunda azalan oy oranını dikkate alarak kendi yanlışlarını sorgulamak zorundadır. Baskı ve dayatmalar ile yolsuzluk iddialarının hesabını vermelidir. Çözümün ortaya çıkabilmesi için Cumhurbaşkanı yanlışları açık bir dil ile halka anlatması gerekir. Halkın tekrar güvenini kazanmaları gerekir.Yanlış yapanlar derhal görevlerinden alınmalı ve adalet huzuruna çıkarılmalıdır.Gazete ve yazarların ifade özgürlüğü güvence altına alınmalıdır. Diyanet başkanlığı özgürleştirilmelidir. Araştırmalar somut belgelerle ortaya atıldığı zaman toplumun gelişmesine etkili olur.Toplum adalete inanmıyor.Sonuç olarak küçük yaralar çoğaldıkça,büyük yaralar oluşur.Bu da büyük acıların habercisi olur.
HDP , seçim de kendilerini tam ifade edemediler. Büyük bir fırsatı ellerinde kaçırdılar. Bugün iktidarın gücü olabilirlerdi. Son birkaç ayda projelerini ortaya koydular ve halk bu projelerini tam olarak anlayamadı. Yine de oylarını %100 artırdılar. Kendilerini muhalefete hazırladılar. Eğer çalışmalarını bu şekilde devam ederlerse gelecek seçimlerde iktidarın yolu dahi kendilerine açılabilir. Her türlü eleştiriye açık olmalılar ve halka kendilerini iyi anlatabilmeleri gerekir. Yanlışlarını kabul ederek iktidara koşabiliriler. İl ve ilçe teşkilatını her zaman kontrol altında tutmak zorundadırlar. Toplumun aydın insanlarının ve yazarlarının görüşlerini dikkatte almaları gerekir. 80 vekil kazanmış olmaları iktidarın başlangıcının belirtisidir. Yanlış yapan kim olursa olsun cezalandırılmalı ve halka bunun öz eleştirisi verilmelidir. Gizli kalan lekeler toplumda nefret uyandırır. HDP kesinlikle kirli işlere ortak olmamalıdır ve her şeyi halka rahatlıkla anlatabilmesi gerekir. HDP sabit fikirlere sahip olması halinde MHPye benzeyecektir. Yalnızca bir kısım Kürtlerin oyunu alacaklardır. Bu da toplumda güven ortamını zedeler ve Kürtler yeni bir parti arayışına gireceklerdir. Sonuç olarak HDP bu önemli başarıyı elde etmişken, bugünden itibaren kendilerini iktidara hazırlamaları gerekir. Önemli fikir adamları ile çalışmalar, cezaevinde düşünce suçlularının af edilmesi, ev hapsi seçeneklerinin değerlendirilmesi gerekir. Fikirlerin körermesine kesinlikle izin verilmemelidir. Koltuk, makam, şöhret yerine topluma hizmet anlayışının benimsetilmesi gerekir. Koalisyon kurulmasa bile HDP bu haliyle yeni seçimde daha da güçlü çıkacaktır. HDP umuyorum ki bu haliyle başarının anahtarı olacak ve geriye başarının kapısını açması kalacaktır. Bu kapının açılması için bu yeteneğe sahip kişilerin harekete geçirilmesi gerekmektedir. Toplum, kirli işlere bulaşmış hiçbir partiye destek vermez. Partinin artı ve eksine bakar ve kendine yakın ve dürüst gördüğü partiye destek verir.
SORUN HEPİMİZİN ÇÖZÜM İSE OLUMLU DÜŞÜNEBİLENLERİNDİR.