2009-2010 Eğitim Öğretim yılının açılışı dolayısıyla bir konuşma yapan Şanlıurfa Valisi Nuri Okutan Okul öncesi eğitimde oranı Türkiye ortalamasının üzerine çıkarılacağını belirterek “Kızlarımızın okullaşmasında da Türkiye ortalamasını ya yakalayacağız, ya da bırakıp gideceğiz” dedi.
2009-2010 Eğitim Öğretim Yılı Şanlıurfa’da da törenlerle başladı. İlk tören İl Milli Eğitim Müdürü’nün Atatürk Anıtına konulan çelenk koyması ile başladı. Törenlere daha sonra 2002 Vakıflar İlköğretim Okulu’nda düzenlenen bir dizi etkinlikle devam edildi.
Törene Şanlıurfa Valisi Nuri Okutan, Belediye Başkan Vekili Habip ARSLAN, Harran Üniversitesi Rektörü İbrahim Halil Mutlu, Jandarma Alay Komutanı Jandarma Alb. Şükrü CUMHUR, Emniyet Müdürü Sabri DURMUŞLAR, Şanlıurfa İl Milli Eğitim Müdürü Hanifi ŞAHİN’İN yanı sıra öğretmenler, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Eğitim Öğretim yılı açılışı nedeni ile Mustafa GÜMÜŞ’ ün yönettiği ve oynadığı öğretmenler tiyatro topluluğunun sunmuş olduğu tiyatro gösterisinden sonra günün anlam ve önemini belirten şiir ve kompozisyonlar okundu. Törende ayrıca İsmet paşa İlköğretim Okulu öğrencileri kolbastı oyunu büyük beğeni topladı.
Törende bir konuşma yapan Şanlıurfa Valisi Nuri OKUTAN şunları söyledi: “Bugün önemli, çünkü Ulu Önder Atatürk’ün hedef gösterdiği çağdaş, uygar toplumlar içerisinde yer alma mazimizin, yer alma gayretimizin en önemli basamaklarından olan en önemli noktalarından olan eğitim faaliyetimizin yine bir başlangıcındayız. Yeni çocuklarımız eğitime öğretime katıldılar. Yeni ailelerimiz onlarla birlikte bu heyecanı paylaşıyorlar. Yeni öğretmenlerimiz geldi. Yeni eğitim kadrosu dahil oldu. Dolayısıyla hepimizi bir heyecan, bir arzu, Atatürk’ün bize gösterdiği bu gayret içerisinde bir yolculuk tekrar başlamış oldu. Bu bakımdan ben 2009-2010 yılının ilimize, ülkemize güzellikler getirmesini, hayırlı olmasını diliyorum.
Anket çalışması yapıldıGöreve başladığı günden bu yana hem öğrenmeye hem keşfe gayret ettiğini belirten Okutan sözlerine şöyle devam etti. Bu çerçevede bir anket çalışmamız oldu. O anket çalışmasında da görüldü ki; ilimizin en önemli sorunlarından bir tanesi, halkımızın en çok bizden beklediği çalışma yine gençlik hizmetleri, eğitim hizmetleri ve kadınları yönelik hizmetler oldu. Aslında hem eğitim hizmetinde hem kadınları yönelik hizmetlerde hem gençlik hizmetlerinde yapılacak şey, eğitim. Yani eğitimi sadece okullarda eğitim olarak düşünmemeli, yaygın ve örgün eğitim olarak düşündüğümüzde gençliğe yönelik hizmetlerde, kadınlara yönelik hizmetlerde ve eğitimin bizatihi kendisinde demek ki gayret gösteriliyor, gösterilmesi gerekiyor. Halkımız da bizden bunu istiyor. Önümüzdeki günlerde de bunu kamuoyu ile de paylaşacağız dedi.
Şanlıurfa’nın ülkemizde, dünyada saygın bir yere sahip olmasını istiyoruz.İl valisi olarak benim, böyle bir karar verdiğim, eğitimi tercih ettiğim, eğitimi bildiğim, eğitime yoğunlaşmak istediğimden dolayı, eğitime ağırlık vermiyoruz. Bu eğer Ulu Önder Atatürk’ün bize hedef olarak gösterdiği yolda yürüyeceksek; eğer bir memleket sevdası varsa yüreğimizde; eğer geleceği birlikte kucaklayacaksak; gelecekle ilgili bir iddiamız varsa; eğer çocuklarımızı gelecekte başı dik ve hür bir ülkede yaşamasını arzu ediyorsak; eğitime ağırlık vermek zorundayız. Eğer Şanlıurfalı olarak bizler, Şanlıurfa’nın ülkemizde, dünyada saygın bir yere sahip olmasını arzu ediyorsak, Şanlıurfa’nın eğitime ağırlık vermesini zorunlu kılmaktadır. Hepimize bu görev düşmektedir. Yoksa bu bir tercih değildir. Bu mecburiyettir, zorunluluktur.
Bu konuda yediden yetmişe herkese görev düştüğünü belirten Vali Nuri Okutan sözlerine şöyle devam eti. “Eğitimin çevreleri olarak; bize, öğrencilerimize çok iş düşmektedir. Öğretmenlerimize çok iş düşmektedir. Ailelerimize çok iş düşmektedir. Tabi biz kampanyalar başlattık bu çerçevede. Kampanya, kampanyalardan bir tanesi diye ele alınmamalı. Zaten öyle de olmayacak. Belki bunun adına arkadaşlarımız kampanya dediler ama benim çok hoşuma gitmiyor bu terim dedi.
Okul öncesi eğtimi Türkiye ortalamasının üzerine çıkaracağızHedeflerini de anlatan Vali Okutan sözlerini şöyle sürdürdü “Hedef şu, ya okul öncesi eğtimi Türkiye ortalamasının üzerine çıkaracağız. Ya kızlarımızın okullaşmasında Türkiye ortalamasını yakalayacağız, ya da bırakıp gideceğiz. Bu öyle böyle olmayacak. Ya sınıf ortalamalarını Türkiye ortalamalarının altına çekeceğiz, ya da bu fiziki yapıyla eğitim öğretim gerçek manada sürmeyecek. Dolayısıyla biz şunu görüyoruz Şanlıurfa’nın mazisinde, Şanlıurfa’nın tarihinde, Şanlıurfa’nın en ufak bir temasta görülecek ki Şanlıurfa aslında Türkiye’ye çok ciddi omuzlar verecek, Türkiye’ye çok ciddi katkılarda bulunabilecek bir şehrimiz, bir kentimiz ve gerek insani dokusu gerek mazisi gerek fiziki potansiyeli, itibariyle ele aldığımızda hakikaten ülkeye ciddi katkılarda bulunabilecek bir potansiyele sahip. Öyleyse bize düşen şey konuşmayı ve yapılacak şeyleri başka birilerine ertelemekten çok bizzat herkesin evinin önünü süpürmeye başlaması, herkesin artık ne yapabilecekse onu bizzat kendisinin yapmaya başlamasıdır dedi.
Türkiye’nin en alt sıralarındayızOkullardaki eksiklikleri de bildiklerini belirten Vali Okutan Şimdi eksiklikler yok mu? Fevkalade eksiklikler var. Sınıf başına düşen öğrenci sayısı itibariyle Türkiye’nin en alt sıralarındayız. 62 kişi Şanlıurfa merkezde. Öğretmen ihtiyacı itibariyle Türkiye’nin en çok öğretmene ihtiyacı olan illerden bir tanesiyiz. Eğitimin başarısı, bir takım göstergeler itibariyle baktığımızda yine göstergeler çok iç açıcı değil. Ancak bazı göstergeler itibariyle Türkiye’de sayılı yerlerdeyiz. Mesela öğrenci sayısı itibariyle Türkiye’nin dördüncü iliyiz. Eğer gerçek verileri yani Türkiye ortalamasını çektiğimizde yaklaşık birçok şehrin nüfusundan daha fazla nüfusa sahip olacağız. 550.000 nüfusa sahip olacağız. Şuanda 456.000 öğrencimiz var. Verileri Türkiye ortalamalarına getirdiğimizde öğrenci sayısı 550.000’e çıkacak. Bu Türkiye’nin dördüncü büyük öğrenci sayısıdır ve bir çok ilden daha büyük bir nüfusa sahip. Yine belki 12.000 dersliğe ihtiyacımız var. Şuan mevcut 8.700 derslik olmasının yanında, 12.000 kadar, en az bu kadar dersliğe ihtiyaç var. Ama arkadaşlar hal böyleyken, yani dersliklerin yapımını beklemek, fiziki ortamın istenilen düzeye gelmesini beklemek de çok doğru bir yaklaşım olmaz. Biz velisiyle, öğretmeniyle, öğrencisiyle, valisiyle, bütün ileri gelenleri, burada belediye başkanlarımız, daire müdürlerimiz de var, birincil görevlerinin eğitim olduğuna inanıyorlar ve burada bir gayret içine gireceğiz. El ele vererek biz Şanlıurfa’nın ülkemize katkıda bulunmasını, Şanlıurfa’nın eğitimde hak ettiği yerini almasını sağlayabiliriz. Artık herkesin laftan çok iş üretmesi gerektiği zamanın geldiği de bir mecburiyet, ortada. O zaman başkalarına görevi atmadan bunu öğretmen arkadaşlarım için söylüyorum, veli arkadaşlarım için söylüyorum, hatta öğrenci arkadaşlarımız için söylüyorum. Çocuklarımız için söylüyorum. Başkalarına yükü atmadan herkesin yapacağı bir şey var. Herkes üzerine düşen görevi yapmalı. Ve ben il valisi olarak bunun sorgulayıcısı ve takipçisi olacağım. Kedim de üzerime düşen neyse yapacağım. Ama aynı zamanda herkesin, üzerine düşen vazifeyi yapıp yapmadığını da sorgulayıcısı olacağım dedi.Okulöncesi eğitimde, hedefimiz % 90Konuşması tören alanında dikkatle dinlenen Vali Okutan “Önümüzdeki günlerde inşallah, okulöncesi eğitimde, bu da bir yılda olmayacak belki ama hedefimiz % 90. Ancak biz okulöncesi eğitimden, temelden işi düzeltebiliriz ve bunun çocuklarımızın şahsi gelişimine, kişisel gelişimine hem de eğitim öğretimden alacağımız verime çok ciddi manada katkısı olacaktır. Yine kızlarımızın okullaşmasıyla ilgili özel bir gayret içindeyiz. Biliyoruz işte tarlalarda vesaire de çalışıyorlar ama tarlada çalışmayıp da okullaşmayan, okula gitmeyen çocuklarımız da var. Ne yapıp yapıp hem kadınlarımızı hanımlarımızı öne çıkaracağız. Hem kızlarımızın okullaşmasını da bu çerçevede sağlamış olacağız. Yoksa düzgün bir gelişme, sağlıklı bir gelişme, sağlıklı bir kalkınma mümkün değil. Kuşlar bile iki kanatla uçuyorlar. Dolayısıyla bir hem erkekleriyle hem kadınlarıyla hem kızlarıyla; eğitimde, öğretimde ve diğer sahalarda hep birlikte mücadele edeceğiz. Ailelerimize de aile eğitimlerine bu manada ağırlık veriyoruz. Ailelerimize çok ciddi görevler düşecek. Okuma kampanyaları başlatacağız. Okuma kampanyaları okullarımız ve evlerimizde birlikte başlayacak ve biliniyor ki artık öğrenciler anne babasını taklit ediyorlar. Anne babalarından daha çok öğreniyorlar. Okullarda öğretmeninden öğrenecekler ama eve gidince anne babalarından öğrenecekler. Dolayısıyla anne babalar da ders çalışmaya başlayacak. Anne babalar da artık kitap okumaya başlayacak. Anne babalar kendileri televizyon seyrederken çocuklarına ders çalış diyerek onlara örnek model olamazlar. Olamadıkları da ortada. Artık bizler bundan sonra evlerimizde de kitap okumaya başlayacağız. Bunlarla ilgili bir dizi çalışmalar yürüteceğiz. Öğretmen arkadaşlarımdan bilhassa, bu fiziki yapıyı görerek, sınıfların kalabalıklarını görerek, belki velilerin ilgisizliğini görerek, öğrencilerin de belki sıcak ve dikkatlerinin dağınık olduğunu görerek, daha çok fedakarlık yapmalarını rica ediyorum ve bu açıkları öğretmen arkadaşlarımızın gayreti ile kapatmak arzusundayız. Onlar her zaman gayret içindeler ama bu kez daha çok gayret içinde olmalarını rica ediyorum. ben biliyorum ki mevcut öğretmen arkadaşlarımız tam manasıyla bütün enerjilerini öğrencileri ve velileri yönlendirebilirlerse, bunu belki diğer fiziki durumdaki açıklarımızı kapatabiliriz. Biz bir taraftan fiziki mekandaki iyileşmeyi yaparken, sosyal faaliyetlerimizi arttırırken, velilerimizi eğitime çekerken, öğretmen arkadaşlarımızın da olabildiğince, daha çok fedakarlık her zamankinden daha çok fedakarlık içinde olmasını rica ediyorum.
Hepimiz üzerimize düşeni yapmalıyızÖğrencilerimizin, kalabalık sınıflarda okuyoruz, bu kalabalık sınıflarda öğretmenlerine kulak vermelerini, derslerine daha çok ilgi duymalarını ve araştırmalarını kitap okumalarını, sorgulayıcı ve araştırıcı bir kişilik edinmelerini diliyorum. Bunun için de bolca okumalarını rica ediyorum. Bütün, toplu olarak baktığımızda bir imece usulü ile valisiyle, belediye başkanlarıyla, daire müdürleriyle tüm eğitim çevreleri ile velisiyle, öğrencisiyle, öğretmeniyle, hepimizin üzerine düşeni bir imece anlayışı içerisinde çalışmamızı ve oradan da belki hedeflediğimiz noktalara gelinmemizi ve Şanlıurfa’da eğitim ve öğretim hususunda hak edilen noktaya, gelmemizi sağlayabiliriz. 2009-2010 eğitim öğretim yılının ülkemize, ilimize, ailelerimize, öğrencilerimize, öğretmenlerimize, bütün çevrelere güzellikler getirmesini diliyorum. Hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. İnsana yapılan yatırımın uzun bir süre gerektirdiğini bitmez bir enerji gerektirdiğini biliyoruz. Hemen bir sonuç almak çok zor. Ama eğer Şanlıurfa’yı hak edeceği yerde göreceksek, ülkemizi hak edeceği yerde göreceksek, bunun yolunun eğitimden geçtiğini bilmeliyiz ve herkesi bütün çevreleri eğitime, öğretime ağırlık vermelerini diliyorum” dedi.
21. yüzyıl Türkiye’sinin büyüklerinin yetiştirdiklerinin idrakinde olmaları gerekmektedir.İl Milli Eğitim Müdürü Hanifi ŞAHİN ise şunları söyledi: “Eğitim öğretim yılına heyecan ve sevinç içinde girmekteyiz. İlimizin her köşesindeki okullarımızın cıvıl cıvıl öğrenci sesleriyle dolmasının mutluluğunu ve hazzını hep birlikte yaşıyoruz.
İnsan olma, millet olma davası olarak benimsediğimiz eğitim davası Atatürk’ün bize gösterdiği çağdaş medeniyete ulaşma ülkümüzün temelidir. Bu temel eğitimin ilk ve en önemli basamağıdır. Ne kadar sağlam atılırsa o kadar güvenilir ve o kadar ümit vaat eder olacaktır. Bu nedenle öğrencilerimizin daha çok çalışması. Bilgi sorgulaması öğretmenlerimizin bilgiyi aktaran değil, bilgiye ulaşma yollarını sunan kişiler olmalarını, velilerimizin ise her alanda evlatlarına verdikleri desteklerle aslında 21. yüzyıl Türkiye’sinin büyüklerinin yetiştirdiklerinin idrakinde olmaları gerekmektedir dedi.
Konuşmaların ardından Vali Nuri Okutan daha sonra ana sınıfına yeni başlaya öğrencileri sınıflarında ziyaret eden onlara meyve suyu ve kek ikram etti.(UrfaHA)
2009-2010 Eğitim Öğretim Yılı Şanlıurfa’da da törenlerle başladı. İlk tören İl Milli Eğitim Müdürü’nün Atatürk Anıtına konulan çelenk koyması ile başladı. Törenlere daha sonra 2002 Vakıflar İlköğretim Okulu’nda düzenlenen bir dizi etkinlikle devam edildi.
Törene Şanlıurfa Valisi Nuri Okutan, Belediye Başkan Vekili Habip ARSLAN, Harran Üniversitesi Rektörü İbrahim Halil Mutlu, Jandarma Alay Komutanı Jandarma Alb. Şükrü CUMHUR, Emniyet Müdürü Sabri DURMUŞLAR, Şanlıurfa İl Milli Eğitim Müdürü Hanifi ŞAHİN’İN yanı sıra öğretmenler, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Eğitim Öğretim yılı açılışı nedeni ile Mustafa GÜMÜŞ’ ün yönettiği ve oynadığı öğretmenler tiyatro topluluğunun sunmuş olduğu tiyatro gösterisinden sonra günün anlam ve önemini belirten şiir ve kompozisyonlar okundu. Törende ayrıca İsmet paşa İlköğretim Okulu öğrencileri kolbastı oyunu büyük beğeni topladı.
Törende bir konuşma yapan Şanlıurfa Valisi Nuri OKUTAN şunları söyledi: “Bugün önemli, çünkü Ulu Önder Atatürk’ün hedef gösterdiği çağdaş, uygar toplumlar içerisinde yer alma mazimizin, yer alma gayretimizin en önemli basamaklarından olan en önemli noktalarından olan eğitim faaliyetimizin yine bir başlangıcındayız. Yeni çocuklarımız eğitime öğretime katıldılar. Yeni ailelerimiz onlarla birlikte bu heyecanı paylaşıyorlar. Yeni öğretmenlerimiz geldi. Yeni eğitim kadrosu dahil oldu. Dolayısıyla hepimizi bir heyecan, bir arzu, Atatürk’ün bize gösterdiği bu gayret içerisinde bir yolculuk tekrar başlamış oldu. Bu bakımdan ben 2009-2010 yılının ilimize, ülkemize güzellikler getirmesini, hayırlı olmasını diliyorum.
Anket çalışması yapıldıGöreve başladığı günden bu yana hem öğrenmeye hem keşfe gayret ettiğini belirten Okutan sözlerine şöyle devam etti. Bu çerçevede bir anket çalışmamız oldu. O anket çalışmasında da görüldü ki; ilimizin en önemli sorunlarından bir tanesi, halkımızın en çok bizden beklediği çalışma yine gençlik hizmetleri, eğitim hizmetleri ve kadınları yönelik hizmetler oldu. Aslında hem eğitim hizmetinde hem kadınları yönelik hizmetlerde hem gençlik hizmetlerinde yapılacak şey, eğitim. Yani eğitimi sadece okullarda eğitim olarak düşünmemeli, yaygın ve örgün eğitim olarak düşündüğümüzde gençliğe yönelik hizmetlerde, kadınlara yönelik hizmetlerde ve eğitimin bizatihi kendisinde demek ki gayret gösteriliyor, gösterilmesi gerekiyor. Halkımız da bizden bunu istiyor. Önümüzdeki günlerde de bunu kamuoyu ile de paylaşacağız dedi.
Şanlıurfa’nın ülkemizde, dünyada saygın bir yere sahip olmasını istiyoruz.İl valisi olarak benim, böyle bir karar verdiğim, eğitimi tercih ettiğim, eğitimi bildiğim, eğitime yoğunlaşmak istediğimden dolayı, eğitime ağırlık vermiyoruz. Bu eğer Ulu Önder Atatürk’ün bize hedef olarak gösterdiği yolda yürüyeceksek; eğer bir memleket sevdası varsa yüreğimizde; eğer geleceği birlikte kucaklayacaksak; gelecekle ilgili bir iddiamız varsa; eğer çocuklarımızı gelecekte başı dik ve hür bir ülkede yaşamasını arzu ediyorsak; eğitime ağırlık vermek zorundayız. Eğer Şanlıurfalı olarak bizler, Şanlıurfa’nın ülkemizde, dünyada saygın bir yere sahip olmasını arzu ediyorsak, Şanlıurfa’nın eğitime ağırlık vermesini zorunlu kılmaktadır. Hepimize bu görev düşmektedir. Yoksa bu bir tercih değildir. Bu mecburiyettir, zorunluluktur.
Bu konuda yediden yetmişe herkese görev düştüğünü belirten Vali Nuri Okutan sözlerine şöyle devam eti. “Eğitimin çevreleri olarak; bize, öğrencilerimize çok iş düşmektedir. Öğretmenlerimize çok iş düşmektedir. Ailelerimize çok iş düşmektedir. Tabi biz kampanyalar başlattık bu çerçevede. Kampanya, kampanyalardan bir tanesi diye ele alınmamalı. Zaten öyle de olmayacak. Belki bunun adına arkadaşlarımız kampanya dediler ama benim çok hoşuma gitmiyor bu terim dedi.
Okul öncesi eğtimi Türkiye ortalamasının üzerine çıkaracağızHedeflerini de anlatan Vali Okutan sözlerini şöyle sürdürdü “Hedef şu, ya okul öncesi eğtimi Türkiye ortalamasının üzerine çıkaracağız. Ya kızlarımızın okullaşmasında Türkiye ortalamasını yakalayacağız, ya da bırakıp gideceğiz. Bu öyle böyle olmayacak. Ya sınıf ortalamalarını Türkiye ortalamalarının altına çekeceğiz, ya da bu fiziki yapıyla eğitim öğretim gerçek manada sürmeyecek. Dolayısıyla biz şunu görüyoruz Şanlıurfa’nın mazisinde, Şanlıurfa’nın tarihinde, Şanlıurfa’nın en ufak bir temasta görülecek ki Şanlıurfa aslında Türkiye’ye çok ciddi omuzlar verecek, Türkiye’ye çok ciddi katkılarda bulunabilecek bir şehrimiz, bir kentimiz ve gerek insani dokusu gerek mazisi gerek fiziki potansiyeli, itibariyle ele aldığımızda hakikaten ülkeye ciddi katkılarda bulunabilecek bir potansiyele sahip. Öyleyse bize düşen şey konuşmayı ve yapılacak şeyleri başka birilerine ertelemekten çok bizzat herkesin evinin önünü süpürmeye başlaması, herkesin artık ne yapabilecekse onu bizzat kendisinin yapmaya başlamasıdır dedi.
Türkiye’nin en alt sıralarındayızOkullardaki eksiklikleri de bildiklerini belirten Vali Okutan Şimdi eksiklikler yok mu? Fevkalade eksiklikler var. Sınıf başına düşen öğrenci sayısı itibariyle Türkiye’nin en alt sıralarındayız. 62 kişi Şanlıurfa merkezde. Öğretmen ihtiyacı itibariyle Türkiye’nin en çok öğretmene ihtiyacı olan illerden bir tanesiyiz. Eğitimin başarısı, bir takım göstergeler itibariyle baktığımızda yine göstergeler çok iç açıcı değil. Ancak bazı göstergeler itibariyle Türkiye’de sayılı yerlerdeyiz. Mesela öğrenci sayısı itibariyle Türkiye’nin dördüncü iliyiz. Eğer gerçek verileri yani Türkiye ortalamasını çektiğimizde yaklaşık birçok şehrin nüfusundan daha fazla nüfusa sahip olacağız. 550.000 nüfusa sahip olacağız. Şuanda 456.000 öğrencimiz var. Verileri Türkiye ortalamalarına getirdiğimizde öğrenci sayısı 550.000’e çıkacak. Bu Türkiye’nin dördüncü büyük öğrenci sayısıdır ve bir çok ilden daha büyük bir nüfusa sahip. Yine belki 12.000 dersliğe ihtiyacımız var. Şuan mevcut 8.700 derslik olmasının yanında, 12.000 kadar, en az bu kadar dersliğe ihtiyaç var. Ama arkadaşlar hal böyleyken, yani dersliklerin yapımını beklemek, fiziki ortamın istenilen düzeye gelmesini beklemek de çok doğru bir yaklaşım olmaz. Biz velisiyle, öğretmeniyle, öğrencisiyle, valisiyle, bütün ileri gelenleri, burada belediye başkanlarımız, daire müdürlerimiz de var, birincil görevlerinin eğitim olduğuna inanıyorlar ve burada bir gayret içine gireceğiz. El ele vererek biz Şanlıurfa’nın ülkemize katkıda bulunmasını, Şanlıurfa’nın eğitimde hak ettiği yerini almasını sağlayabiliriz. Artık herkesin laftan çok iş üretmesi gerektiği zamanın geldiği de bir mecburiyet, ortada. O zaman başkalarına görevi atmadan bunu öğretmen arkadaşlarım için söylüyorum, veli arkadaşlarım için söylüyorum, hatta öğrenci arkadaşlarımız için söylüyorum. Çocuklarımız için söylüyorum. Başkalarına yükü atmadan herkesin yapacağı bir şey var. Herkes üzerine düşen görevi yapmalı. Ve ben il valisi olarak bunun sorgulayıcısı ve takipçisi olacağım. Kedim de üzerime düşen neyse yapacağım. Ama aynı zamanda herkesin, üzerine düşen vazifeyi yapıp yapmadığını da sorgulayıcısı olacağım dedi.Okulöncesi eğitimde, hedefimiz % 90Konuşması tören alanında dikkatle dinlenen Vali Okutan “Önümüzdeki günlerde inşallah, okulöncesi eğitimde, bu da bir yılda olmayacak belki ama hedefimiz % 90. Ancak biz okulöncesi eğitimden, temelden işi düzeltebiliriz ve bunun çocuklarımızın şahsi gelişimine, kişisel gelişimine hem de eğitim öğretimden alacağımız verime çok ciddi manada katkısı olacaktır. Yine kızlarımızın okullaşmasıyla ilgili özel bir gayret içindeyiz. Biliyoruz işte tarlalarda vesaire de çalışıyorlar ama tarlada çalışmayıp da okullaşmayan, okula gitmeyen çocuklarımız da var. Ne yapıp yapıp hem kadınlarımızı hanımlarımızı öne çıkaracağız. Hem kızlarımızın okullaşmasını da bu çerçevede sağlamış olacağız. Yoksa düzgün bir gelişme, sağlıklı bir gelişme, sağlıklı bir kalkınma mümkün değil. Kuşlar bile iki kanatla uçuyorlar. Dolayısıyla bir hem erkekleriyle hem kadınlarıyla hem kızlarıyla; eğitimde, öğretimde ve diğer sahalarda hep birlikte mücadele edeceğiz. Ailelerimize de aile eğitimlerine bu manada ağırlık veriyoruz. Ailelerimize çok ciddi görevler düşecek. Okuma kampanyaları başlatacağız. Okuma kampanyaları okullarımız ve evlerimizde birlikte başlayacak ve biliniyor ki artık öğrenciler anne babasını taklit ediyorlar. Anne babalarından daha çok öğreniyorlar. Okullarda öğretmeninden öğrenecekler ama eve gidince anne babalarından öğrenecekler. Dolayısıyla anne babalar da ders çalışmaya başlayacak. Anne babalar da artık kitap okumaya başlayacak. Anne babalar kendileri televizyon seyrederken çocuklarına ders çalış diyerek onlara örnek model olamazlar. Olamadıkları da ortada. Artık bizler bundan sonra evlerimizde de kitap okumaya başlayacağız. Bunlarla ilgili bir dizi çalışmalar yürüteceğiz. Öğretmen arkadaşlarımdan bilhassa, bu fiziki yapıyı görerek, sınıfların kalabalıklarını görerek, belki velilerin ilgisizliğini görerek, öğrencilerin de belki sıcak ve dikkatlerinin dağınık olduğunu görerek, daha çok fedakarlık yapmalarını rica ediyorum ve bu açıkları öğretmen arkadaşlarımızın gayreti ile kapatmak arzusundayız. Onlar her zaman gayret içindeler ama bu kez daha çok gayret içinde olmalarını rica ediyorum. ben biliyorum ki mevcut öğretmen arkadaşlarımız tam manasıyla bütün enerjilerini öğrencileri ve velileri yönlendirebilirlerse, bunu belki diğer fiziki durumdaki açıklarımızı kapatabiliriz. Biz bir taraftan fiziki mekandaki iyileşmeyi yaparken, sosyal faaliyetlerimizi arttırırken, velilerimizi eğitime çekerken, öğretmen arkadaşlarımızın da olabildiğince, daha çok fedakarlık her zamankinden daha çok fedakarlık içinde olmasını rica ediyorum.
Hepimiz üzerimize düşeni yapmalıyızÖğrencilerimizin, kalabalık sınıflarda okuyoruz, bu kalabalık sınıflarda öğretmenlerine kulak vermelerini, derslerine daha çok ilgi duymalarını ve araştırmalarını kitap okumalarını, sorgulayıcı ve araştırıcı bir kişilik edinmelerini diliyorum. Bunun için de bolca okumalarını rica ediyorum. Bütün, toplu olarak baktığımızda bir imece usulü ile valisiyle, belediye başkanlarıyla, daire müdürleriyle tüm eğitim çevreleri ile velisiyle, öğrencisiyle, öğretmeniyle, hepimizin üzerine düşeni bir imece anlayışı içerisinde çalışmamızı ve oradan da belki hedeflediğimiz noktalara gelinmemizi ve Şanlıurfa’da eğitim ve öğretim hususunda hak edilen noktaya, gelmemizi sağlayabiliriz. 2009-2010 eğitim öğretim yılının ülkemize, ilimize, ailelerimize, öğrencilerimize, öğretmenlerimize, bütün çevrelere güzellikler getirmesini diliyorum. Hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. İnsana yapılan yatırımın uzun bir süre gerektirdiğini bitmez bir enerji gerektirdiğini biliyoruz. Hemen bir sonuç almak çok zor. Ama eğer Şanlıurfa’yı hak edeceği yerde göreceksek, ülkemizi hak edeceği yerde göreceksek, bunun yolunun eğitimden geçtiğini bilmeliyiz ve herkesi bütün çevreleri eğitime, öğretime ağırlık vermelerini diliyorum” dedi.
21. yüzyıl Türkiye’sinin büyüklerinin yetiştirdiklerinin idrakinde olmaları gerekmektedir.İl Milli Eğitim Müdürü Hanifi ŞAHİN ise şunları söyledi: “Eğitim öğretim yılına heyecan ve sevinç içinde girmekteyiz. İlimizin her köşesindeki okullarımızın cıvıl cıvıl öğrenci sesleriyle dolmasının mutluluğunu ve hazzını hep birlikte yaşıyoruz.
İnsan olma, millet olma davası olarak benimsediğimiz eğitim davası Atatürk’ün bize gösterdiği çağdaş medeniyete ulaşma ülkümüzün temelidir. Bu temel eğitimin ilk ve en önemli basamağıdır. Ne kadar sağlam atılırsa o kadar güvenilir ve o kadar ümit vaat eder olacaktır. Bu nedenle öğrencilerimizin daha çok çalışması. Bilgi sorgulaması öğretmenlerimizin bilgiyi aktaran değil, bilgiye ulaşma yollarını sunan kişiler olmalarını, velilerimizin ise her alanda evlatlarına verdikleri desteklerle aslında 21. yüzyıl Türkiye’sinin büyüklerinin yetiştirdiklerinin idrakinde olmaları gerekmektedir dedi.
Konuşmaların ardından Vali Nuri Okutan daha sonra ana sınıfına yeni başlaya öğrencileri sınıflarında ziyaret eden onlara meyve suyu ve kek ikram etti.(UrfaHA)